Fatih’te, 19 yaşındaki katil Semih Çelik’in Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’i zalimce öldürüp akabinde intihar etmesi, Türkiye’yi derin bir yasa boğdu. Bu müthiş olay, bayana şiddet konusundaki toplumsal yarayı bir sefer daha gündeme taşıdı ve toplumsal medyada büyük bir infial yarattı.
Olayların akabinde, ünlü isimler bu cinayetlere yansılarını lisana getirirken, Uraz Kaygılaroğlu’nun geçtiğimiz nisan ayında sevgilisi Sayna Soleimanpour’un standı için verdiği sıra dışı pozlar tekrar tenkitlerin odağına oturdu. O periyotta de çokça eleştirilen bu fotoğraflar, toplumsal medyada bir kere daha gündem oldu ve Kaygılaroğlu, bu yansılar üzerine özür dilemek zorunda kaldı.
Kaygılaroğlu, yaptığı açıklamada “Tepkilerin bu boyuta ulaşacağını, bayan cinayetlerine değineceğini öngöremedim. Bir anlık niyet kaybı yaşadım” diyerek sessizliğini bozdu. Bu açıklama, tenkitlerin bir nebze de olsa yatışmasına yardımcı olsa da, standın sahibi Sayna Soleimanpour’dan şimdi bir açıklama gelmemişti.
Soleimanpour, nihayet Instagram hesabından yaptığı bir açıklama ile bahisle ilgili sessizliğini bozdu ve “Bu olaylarla hiçbir biçimde ilgisi olmayan iki yapıtımın, trol hesaplar tarafından başlatılan bir linç kampanyası kapsamında deverana sokulduğunu öğrendim” tabirlerini kullandı. Ayrıyeten, toplumsal medya platformları üzerinden şahsına yönelik spekülasyon ve hakaret içerikli paylaşımlarda bulunan hesaplara karşı türel yollara başvurulduğunu belirtti.
Sergi müddetince yapıtlarını merak edenlerle söyleşi ve soru-cevap aktiflikleri düzenlediğini tabir eden Soleimanpour, “Sergi metni aslında internette mevcut. Lakin, ilerleyen günlerde yapıtlarımın içeriğini ayrıntılı bir biçimde anlatan bir paylaşım yapmayı planlıyorum” diyerek açıklamalarına devam etti. Bu hassas devirde gündemi bu hususla meşgul etmek istemediğini ve dikkatlerin asıl hatalılara yönelmesi gerektiğini vurguladı.