Yediden yetmişe adını duyduğumuzda ağzımızı sulandıran, hepimizin bayılarak yediği şey çikolata! Beyaz, sütlü, bitter demeden her gün olsa her gün yiyeceğimiz çikolatanın tarihi ise bir hayli ilginç. Gelin bu lezzetli atıştırmalığın tarihine birlikte bakalım…
Kaynak1, 2
Çikolatanın tarihi 4000 yıl önce, günümüz Meksika’sı eskinin Mezoamerika’sında başladı: İlk defa kakao çekirdekleri bu topraklarda bulundu.
Latin Amerika’daki en eski uygarlıklardan biri olan Olmekler, kakao bitkisini çikolataya dönüştüren ilk uygarlıktı! Çikolatayı ritüellerde içip ilaç olarak kullandılar.
Antik Aztek ve Maya geleneklerinde çikolataya ve kakao ağacına “tanrıların yemeği” denirdi. Çikolata bu imparatorluklar için oldukça kutsaldı…
Bu imparatorluklar çikolatayı çoğunlukla içecek formunda tüketiyordu. Bu içecek, kakao çekirdeklerinin öğütülmesinden sonra mısır unu ve acı biber ile karıştırılmasıyla yapılıyordu ve bunun bir sebebi vardı: Bu içecek bir nevi her derde derman olan ilaçtı.
Mayalar ve Aztekler için bu içecek aynı zamanda ilahi bir iksirdi! Aynı zamanda tanrılardan bir hediye olarak kabul edilirdi. Aztekler özellikle kakaoyu, dini törenlerde ve savaştan sonra içerlerdi.
Kakao çekirdekleri o kadar değerliydi ki, Azteklerde para olarak üst sınıflar arasında çokça kullanılırdı ve altından çok daha değerliydi…
Bununla birlikte Aztekler, insanları kurban etmeden önce son yemek olarak onlara bir bardak sıcak çikolata verirlerdi…
Mayalarda da durum pek farklı değildi. Her yıl bayramlarında kakao tanrıları Ek Chuah’a en değerli hediyelerini sunar ve ona gönülden taparlardı.
Tarihler 16. Yüzyılı gösterdiğinde, İspanyol fatih Hernán Cortés kakaonun anavatanına geldi. Mezoamerika’da bu gıda maddesinin iyileştirici özelliklerini gördü ve onun çok önemli bir ticaret metası olduğunu keşfetti.
Hernán Cortés, kakaoyu yanına alarak Avrupa’ya döndü. 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar Avrupa’da çikolata ilaç olarak kullanıldı. Ama tek bir farkla: İnsanlar orijinal tarif çok acı olduğu için içine bal, şeker, vanilya gibi eklemeler yapmaya başladılar!
1828 yılına kadar, Avrupa’nın zengin aileleri kakaonun tadını çıkardı, tabii sadece bir içecek olarak. Onu piyasaya süren ve ana akım haline getiren Hollandalı çikolata üreticisi Coenraad van Houten’di.
Coenraad van Houten’in icadı, yağın kakao çekirdeğinden ayrılmasını ve ince bir tozun geride bırakılmasını içeriyordu. Bu toz, kakaoyu daha lezzetli bir içecek haline dönüştürdü. Bugün hala tükettiğimiz sıcak çikolata haline gelmesi için de içine süt ekledi! Bununla birlikte seri üretime geçildi ve çikolata artık pahalı bir ürün değil, herkesin satın alabileceği kadar ucuz bir ürün haline geldi.
1847’de İngiliz çikolata üreticisi J.S. Fry, ilk çikolata barını buldu! Bu yiyecek herkes tarafından çok sevildi ve çikolata artık içecek yerine yiyecek olarak tanınmaya başladı.
Bonus: Türkiye’deki ilk çikolata fabrikası 1920’de kurulmuştur: Melba Çikolataları!
Çikolata hakkında daha fazla bilgi için diğer içeriklerimize bakabilirsiniz: