Dünyadaki tüm yeteneklere sahip olabilirsiniz ve becerilerinizi de geliştirebilirsiniz; ancak kendinize güveniniz yoksa, başarılı olma şansınızı kaçırırsınız. Yayınlanan bir araştırmaya göre, genç yaşta özgüven eksikliği, gelecekte stres, kaygı ve depresyon gibi zihinsel sağlık sorunlarına yol açabilir. Ek olarak, düşük bir güven seviyesi, bir kişinin profesyonel cephede de üretkenliğini engeller. İşin tehlikeli yanı, bu yeni teknoloji çağında, sosyal medya ve internetin kişinin güven seviyesini düşüren bir tetikleyici işlevi görmesi. Mesele şu ki, düşük güvenin kesin nedenini saptamak çok zor. Bununla birlikte, belirli işaretleri bilmek, kendinize olan güveninizi zedeleyen şeyin ne olduğunu anlamanıza yardımcı olabilir. İşte, özgüven eksikliğiniz olduğunu gösteren işaretler; Hatalarından dolayı özür dilemek gerektiğine şüphe yok ama kendine güveni olmayan insanlar, hatalı olmasalar bile bunu yapar. Bu, kendinden şüphe duyma ve kendilerini savunma cesareti eksikliğinin bir kombinasyonu nedeniyle olur. Hatta bazen suçu üstlenmek kendilerini daha iyi hissetmelerini bile sağlayabilir. Özgüveni düşük insanlar, herhangi bir topluluğa uymadıklarını düşündükleri için kendilerini sosyal olarak izole etme eğilimindedir. Olumsuz benlik algısı, bunun arkasında önemli bir katkıda bulunan faktördür. Etrafındaki herkesi kendinden daha üstün görürler ve onlarla iletişime geçmek imkansızdır. Kendine güveni olmayan insanlar, değiştirmeyi veya yeni bir mücadeleye girişmeyi son derece zor bulur. İlk düşünce, zorlukların üstesinden gelmenin fırsatları beraberinde getirdiği gerçeğini hesaba katmak yerine başarısızlıktır. Hayatlarında her şeyi tek düze devam ettirerek kendi güvenli alanlarında kalmalarını ve tehlikelerden uzak durmalarını sağlayacağı düşüncesine inanırlar. Sorun, özgüveni düşük insanların kendi yargılarına güvenmemeleridir. Bu nedenle, kendilerini etkileyen kararlar almak için başkalarının onayını ararlar. Bir şey satın alırken, seyahat ederken, okul tercihinde bulunurken kendi düşüncelerini görmezden gelirler. Bu durum da, ileride mutsuzluklarla dolu bir geçmişin pişmanlığını yaşamalarına yol açar. Kendine güveni olmayan insanlar, başkalarının becerilerini küçümsediğini varsayarak, yapıcı eleştirileri bile kişisel olarak alma eğilimindedir. Agresif ve aşırı duygusal hale gelirler. Bu, genel büyümelerinde gerçek bir engel olduğunu kanıtlayabilir. Onlar için her olumsuz cümle kişiliğine bir hakarettir. Kendine güveni olmayan insanlar, kendilerini hiçbir şeyden sorumlu tutmak istemez. Bu nedenle, suçu başkalarına kaydırmayı gerektiren bir savunma mekanizması geliştirirler. Bu durum, sadece zihinsel gelişimlerini değil, kişisel ilişkilerini de etkiler. Özgüveni olmayan kişiler göz teması kurarken rahatsız olur ve konuştukları kişiye bakmak yerine aşağı veya etrafa bakma eğilimi gösterirler ki bu da, onları ilgisiz olarak gösterebilir. Aslında orada çekindikleri şey, karşı tarafın kötü yüz ifadesinden ve yargılayıcı bakışlarından kaçınmaktır.