Otomotiv Yetkili Satıcıları Derneği (OYDER) Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Mersin, otomotiv sektöründe bu yıl yaşanan gelişmeler ve 2022 beklentilerine ilişkin olarak oldukça zorlu, inişli çıkışlı ve her ayına başka olayın damga vurduğu bir yılın geride bırakıldığını söyledi. 2021’in toplam satışlar açısından geçen yılın altında veya geçen yıla çok yakın seviyelerde kapanacağını düşündüklerini ifade eden Mersin, “Yıla başlarken 1 milyon adede doğru bir yürüyüşümüz vardı ancak kasım sonu itibarıyla pazar 675 bin civarında gerçekleşti. Geçen seneyi yakalamak ve geçmek için 100 bin adet daha satılması gerekiyor. Ancak tedarikte yaşanan sorunlar nedeniyle bu rakama ulaşmak zor görünüyor.” dedi. Mersin, artan fiyatlar nedeniyle satılan araçların yüzde 90-95’inin yüzde 80’lik ÖTV dilimine girdiğini, bu nedenle hızlı bir şekilde ÖTV matrahlarının güncellenmesi gerektiğini söyledi. Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt da salgının etkisiyle yaşanan ve halen devam eden çip krizinin, global çapta üretim yapan bütün sektörleri etkilediği gibi otomotivi de doğrudan etkilediğini ifade etti. Üretimde kullanılan materyallerin tedarikinden kaynaklı bazı yedek parça gruplarındaki üretim ve bulunurluk sıkıntısı ile lojistik sektöründe yaşanan sıkıntıların da arz-talep dengesini büyük oranda etkilediğini belirten Bozkurt, “Tüm bunların sektörümüze yansımasıyla maalesef talebin çok altında üretim gerçekleşti ve global bir sorun olarak yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Bu durum, sadece Türkiye’de üretim yapan fabrikaların değil, dünyada üretim yapan tüm fabrikaların karşılaştığı ve tüm markalara yansıyan bir sorundu.” diye konuştu. Renault MAİS Genel Müdürü Berk Çağdaş ise 2021’in geçen yıl gibi salgın etkisinin hissedildiği bir döneme sahne olduğunu ifade ederek, yüksek döviz kurunun yanı sıra çip krizine bağlı olarak yaşanan araç bulunurluğu sorununun en önemli gündem maddelerinden olduğunu vurguladı. Tüketicilerin çoğunun hem mobilite ihtiyacının hem de fiyatların daha da artacağına yönelik beklentisinin pazar trendini ağustos ayına kadar canlı tuttuğunu belirten Çağdaş, eylül, ekim ve kasım aylarında ise tüketici nezdinde talep olmasına rağmen çip krizine bağlı bulunabilirlik sorunundan ötürü pazarda ay bazında önemli düşüşler yaşandığını kaydetti. Çağdaş, aralık ayında sektörün alışık olduğu yıl sonu trendinin bu yıl görülemeyeceğini belirterek, “Bu ay otomobil ve hafif ticari araç satışlarının toplam pazarda 60-70 bin adet arasında olmasını bekliyoruz. Bu doğrultuda pazar tahminimizi geçen yılın biraz altında, 740 bin seviyelerinde tutuyoruz.” dedi. Hyundai Assan Genel Müdürü Murat Berkel, bu yıl içinde üretimde önemli sıkıntılar yaşanmasına sebep olan çip krizinin, 2022’nin en azından yılın ilk yarısında da devam edeceğinin öngörüldüğünü söyledi. Berkel, “Tedarikte yaşanacak olası aksamalar, kurlardaki dalgalanmalar ve ekonominin stabilitesinin sağlanamaması, pazarın dengelerinde de zaman zaman değişkenlikler yaratabilir. Yıl içindeki bu değişkenlikler, pazarın da beklenen seviyelere ulaşamamasına neden olabilir. Ancak şartlar olumlu gerçekleştiğinde pazarın bu yılın altında kalmayacağını öngörebiliriz.” dedi. Honda Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Bülent Kılıçer de salgın sebebiyle artan mobilite ihtiyacı ile başlayan talep hareketliliğinin, otomobilin yeniden bir yatırım aracı olarak görülmesi ile hız kazandığını ancak 2021’in; sektörde yaşanan çip krizi ve ham madde fiyatlarındaki yükselişler nedeniyle arzı giderek azalan, üretimi küresel çapta düşen, oynak kurlar ve ÖTV matrah sınırları nedeniyle fiyatlamada zorluklar yaşanan bir yıl olarak hatırlanacağını ifade etti. Son bir ayda yaşanan gelişmeler de göz önüne alındığında geçen yılın toplam satış rakamlarının yakalanmasının olası görünmediğini belirten Kılıçer, “Ancak bu satışlarla bile Türkiye, geçen yılın aynı dönemine göre Avrupa ülkeleri otomotiv satışları sıralamasında 6’ncı olacak. Ekonomimizin lokomotifi olan otomotiv sektörü, pandemi etkisinin azalması ve alınacak doğru kararlarla hareketliliğini hızla geri kazanacaktır.” dedi.