Osmaneli Anadolu Lisesi 12. sınıf öğrencisi 17 yaşındaki Melek Yıldırım, satrançla ilkokul 2. sınıfta öğretmeni aracılığıyla tanıştı. Zamanla satranca ilgisi artan ve kendisini geliştiren Yıldırım, okul, ilçe ve il genelindeki müsabakalarda birincilikler elde etti. İl genelindeki turnuvalarda elde ettiği başarılarla madalya sayısı 12’ye ulaşan Yıldırım, Türkiye şampiyonalarına da katıldı. Liseli satranç şampiyonu Melek, hayvancılıkla uğraşan ailesine de destek oluyor – Video Konya’da düzenlenen şampiyonada derece elde edemese de deneyim kazanan Yıldırım, Türkiye’yi uluslararası alanda temsil edebilmenin ve satranç turnuvalarında hakem olarak görev yapabilmenin hayalini kuruyor. 
Derslerinde başarılı olan ve üniversitede siyasi bilimler eğitimi almayı hedefleyen Yıldırım, hayvancılıkla uğraşan ailesine destek için işletme bölümü de okuyarak 2 diploma sahibi olmak istiyor. Okulda derslerinden fırsat buldukça arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle sık sık satranç oynayarak kendisini geliştirmeye çalışan Yıldırım, büyükbaş hayvancılık yapan ailesine de gündelik işlerinde yardım ediyor. 
İlçe merkezine 19 kilometre uzaklıktaki köylerinde doğayla iç içe vakit geçiren ve 19 mandayı tek başına güden Yıldırım, köpeği “Pamuk” ve kedisi “Sütlaç”la da yakından ilgileniyor. Melek Yıldırım, doğayla iç içe yaşamaktan mutlu olduğunu söyledi. Küçüklüğünden itibaren hayvancılıkla iç içe büyüdüğünü belirten Yıldırım, “Annem ve babam hayvancılıkla uğraştığı için her sabah saat 06.00’da kalkıyorlar. Ben de erken kalkıp kahvaltı hazırlamalarına yardımcı oluyorum. Okulumun olmadığı günlerde hayvanları ben güdüyorum. Akşam geç vakitlere kadar durabiliyorum. Bu duruma çok alıştım. Böyle hayat daha güzel.” dedi. Ailesinin ek gelir için tarımla da uğraştığını dile getiren Yıldırım, onlar bu işleri yaparken kendisinin hayvanlarla ilgilendiğini ifade etti. 
Satranca nasıl başladığını anlatan Yıldırım, “Öğretmenim 2. sınıftayken bize satranç öğretti. Arada bir oynardık. Sürekli oynamaya başlayınca daha iyi oynamaya başladım. Öğretmenimi de yenmeye başladım. Beni bir satranç oyuncusu olarak görmeye başladı. Beni ileriye taşımak istedi. Okulumda ve daha sonra ilçedeki satranç müsabakalarında birinci oldum. İl çapında da birinciliklerim oldu. 12 madalyam var.” diye konuştu. Yıldırım, ildeki başarısının ardından satranç turnuvaları için Konya’ya, Sakarya’ya ve İstanbul’a gittiğini söyledi. 
Telefonuna satranç uygulamasını indirerek oynadığını, aynı zamanda hayvanları güttüğünü belirten Yıldırım, “Oradan hem oynuyorum hem de hayvanları güdüyordum. Okuldayken öğretmenlerimle oynuyordum. Kendimi böyle geliştirmeye çalıştım.” ifadelerini kullandı. Baba İbrahim Yıldırım da kızının 6-7 yıldır hayvanları tek başına güdebildiğini anlattı. Kızının derslerindeki ve satrançtaki başarısının kendisini mutlu ettiğini, aile işlerine de son derece katkı sağladığını ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti: “Kızım ‘Baba bu işi seviyorum, yapacağım.’ dedi. İki üniversite okuyacağını söyledi. Hayvancılığı bırakmayacağını söylüyor. Ben de hayvancılıktan kazandığımla Melek’i okutmaya çalışıyorum. Çocuğumun sonuna kadar arkasındayım. İyi bir evlat olarak yetiştirmeye uğraşıyorum. Bilecik’te satrançta şampiyonlukları var. Dersleri de iyi. Onunla çok gurur duyuyorum. Öğretmenleri de çok seviyorlar. Kitap elinde hem hayvan güdüyor hem de kitap okuyor.”
Derslerinde başarılı olan ve üniversitede siyasi bilimler eğitimi almayı hedefleyen Yıldırım, hayvancılıkla uğraşan ailesine destek için işletme bölümü de okuyarak 2 diploma sahibi olmak istiyor. Okulda derslerinden fırsat buldukça arkadaşlarıyla ve öğretmenleriyle sık sık satranç oynayarak kendisini geliştirmeye çalışan Yıldırım, büyükbaş hayvancılık yapan ailesine de gündelik işlerinde yardım ediyor. İlçe merkezine 19 kilometre uzaklıktaki köylerinde doğayla iç içe vakit geçiren ve 19 mandayı tek başına güden Yıldırım, köpeği “Pamuk” ve kedisi “Sütlaç”la da yakından ilgileniyor. Melek Yıldırım, doğayla iç içe yaşamaktan mutlu olduğunu söyledi. Küçüklüğünden itibaren hayvancılıkla iç içe büyüdüğünü belirten Yıldırım, “Annem ve babam hayvancılıkla uğraştığı için her sabah saat 06.00’da kalkıyorlar. Ben de erken kalkıp kahvaltı hazırlamalarına yardımcı oluyorum. Okulumun olmadığı günlerde hayvanları ben güdüyorum. Akşam geç vakitlere kadar durabiliyorum. Bu duruma çok alıştım. Böyle hayat daha güzel.” dedi. Ailesinin ek gelir için tarımla da uğraştığını dile getiren Yıldırım, onlar bu işleri yaparken kendisinin hayvanlarla ilgilendiğini ifade etti. Satranca nasıl başladığını anlatan Yıldırım, “Öğretmenim 2. sınıftayken bize satranç öğretti. Arada bir oynardık. Sürekli oynamaya başlayınca daha iyi oynamaya başladım. Öğretmenimi de yenmeye başladım. Beni bir satranç oyuncusu olarak görmeye başladı. Beni ileriye taşımak istedi. Okulumda ve daha sonra ilçedeki satranç müsabakalarında birinci oldum. İl çapında da birinciliklerim oldu. 12 madalyam var.” diye konuştu. Yıldırım, ildeki başarısının ardından satranç turnuvaları için Konya’ya, Sakarya’ya ve İstanbul’a gittiğini söyledi. Telefonuna satranç uygulamasını indirerek oynadığını, aynı zamanda hayvanları güttüğünü belirten Yıldırım, “Oradan hem oynuyorum hem de hayvanları güdüyordum. Okuldayken öğretmenlerimle oynuyordum. Kendimi böyle geliştirmeye çalıştım.” ifadelerini kullandı. Baba İbrahim Yıldırım da kızının 6-7 yıldır hayvanları tek başına güdebildiğini anlattı. Kızının derslerindeki ve satrançtaki başarısının kendisini mutlu ettiğini, aile işlerine de son derece katkı sağladığını ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti: “Kızım ‘Baba bu işi seviyorum, yapacağım.’ dedi. İki üniversite okuyacağını söyledi. Hayvancılığı bırakmayacağını söylüyor. Ben de hayvancılıktan kazandığımla Melek’i okutmaya çalışıyorum. Çocuğumun sonuna kadar arkasındayım. İyi bir evlat olarak yetiştirmeye uğraşıyorum. Bilecik’te satrançta şampiyonlukları var. Dersleri de iyi. Onunla çok gurur duyuyorum. Öğretmenleri de çok seviyorlar. Kitap elinde hem hayvan güdüyor hem de kitap okuyor.”