6 Nisan 2021’de Haluk Onat, Kebire Esra Aymutlu, Ayşe Ece Aymutlu, Ahmet Nuri Onat ve Arzu Onat, aralarındaki miras paylaşımını konuşmak amacıyla muhtar Ahmet Salih Belginer ve avukatlarıyla İstanbul’un Kartal ilçesinde bulunan Şanverdi Hukuk Bürosu’nda buluştu. Taraflar arasında tartışma çıktı. Bu sırada Ahmet Salih Bilginer, yarı otomatik tabancasını çekerek ateş açmaya başladı. Haluk Onat, Kebire Esra Aymutlu, Ayşe Ece Aymutlu, Ahmet Nuri Onat, hukuk bürosunda hayatını kaybetti. Arzu Onat da ağır yaraladı. 4 kişiyi öldüren katil muhtar, gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Muhtar hakkında hazırlanan iddianamede ise savcı, sanığın 4 kişiye karşı işlediği “Kasten öldürme” suçundan 4’kez müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması istedi. Savcı ayrıca sanığın Arzu Onat’a karşı işlediği “Kasten öldürmeye teşebbüs” suçundan da 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Davanın bugünkü duruşması, Anadolu 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya, tutuklu sanık Ahmet Salih Belginer getirilirken, müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Tutuklu sanık Belginer savunmasında maktuller ile aralarında miras nedeniyle tartışma bulunduğunu, babasından kalan araziyi mirasçıların verdiği izinle işletmeye başladığını fakat daha sonra kendisine karşı çeşitli davalar açıldığını öne sürdü. 
Olay günü miras meselesini görüşmek için buluştuklarını kaydeden sanık Belginer, “Gittiğimde maktuller ve müştekiler ile iki avukat vardı. İçeri girdiğimde kendilerine ‘Hem bana izin veriyorsunuz, hem de dava açıyorsunuz ve babamın yaptırmış olduğu taş evin anahtarını istiyorsunuz’ dedim. Bu sırada maktul Haluk Onat, ‘Siz ne biçim insansınız, avukatın parasını da ödemiyorsunuz’ diyerek bana yönelik küfür ve hakaret içeren sözler söyledi. Bu esnada Ahmet Nuri araya girerek Haluk’u susturdu ‘Biz karar aldık’ diyerek miras olan taşınmazların parsel numaralarını sayıp, buradaki haklarımdan kullandığım yerin karşılığında vazgeçmemi söyledi.” şeklinde konuştu. Haluk Onat’ın kendisine el hareketi yaptığını iddia eden sanık Belginer, şöyle devam etti: “Yerinden kalkıp üzerime doğru geliyordu. Ben de yerimden kalkmak istediğim esnada midemin yandığını, göğsümde muazzam bir enerji patlaması olduğunu, vücuduma bir gücün girdiğini hissettim. Bu gücün etkisiyle elimi silahıma atıp çıkardım ve Haluk’a doğrulttum. Beynimde şimşekler çaktı, sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde silahın elimde olduğunu, Haluk’un ayağımın yanında yattığını gördüm, diğerlerine bakamadım ve oradan ayrıldım. Amacım eve gidip intihar etmekti, Eve gittiğim sırada yol üstünde jandarma tarafından yakalandım.” Müşteki Arzu Onat ise miras konusu konuşulurken sanığın silah çıkardığını, ‘Benim hayatımı mahvettiniz, beni niye mahvettiniz’ diyerek ateş etmeye başladığını söyledi. Müşteki Onat, “Kardeşim Haluk önüme atıldı. Sanık seri biçimde bizi tarıyordu. Hatta ben otomatik bir silah olduğunu düşündüm. Sanığa olay öncesinde kimse küfretmedi. Kardeşim benim önüme atlamasaydı ben de ölürdüm. Sanık bilinçli olarak hareket etmiştir.” dedi. Müşteki Onat sanıktan şikayetçi olduğunu vurguladı. Sanık avukatı da, olayın cinnet anında meydana geldiğini ifade ederek, Belginer’in cezai ehliyetine ilişkin rapor düzenlenmesini istedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ahmet Salih Belginer’in akıl hastası olup olmadığına dair cezai ehliyetini etkileyen bir rapor hazırlanmasına ilişkin 3 hafta süreyle gözlem altına alınmasına karar verdi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.
Olay günü miras meselesini görüşmek için buluştuklarını kaydeden sanık Belginer, “Gittiğimde maktuller ve müştekiler ile iki avukat vardı. İçeri girdiğimde kendilerine ‘Hem bana izin veriyorsunuz, hem de dava açıyorsunuz ve babamın yaptırmış olduğu taş evin anahtarını istiyorsunuz’ dedim. Bu sırada maktul Haluk Onat, ‘Siz ne biçim insansınız, avukatın parasını da ödemiyorsunuz’ diyerek bana yönelik küfür ve hakaret içeren sözler söyledi. Bu esnada Ahmet Nuri araya girerek Haluk’u susturdu ‘Biz karar aldık’ diyerek miras olan taşınmazların parsel numaralarını sayıp, buradaki haklarımdan kullandığım yerin karşılığında vazgeçmemi söyledi.” şeklinde konuştu. Haluk Onat’ın kendisine el hareketi yaptığını iddia eden sanık Belginer, şöyle devam etti: “Yerinden kalkıp üzerime doğru geliyordu. Ben de yerimden kalkmak istediğim esnada midemin yandığını, göğsümde muazzam bir enerji patlaması olduğunu, vücuduma bir gücün girdiğini hissettim. Bu gücün etkisiyle elimi silahıma atıp çıkardım ve Haluk’a doğrulttum. Beynimde şimşekler çaktı, sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde silahın elimde olduğunu, Haluk’un ayağımın yanında yattığını gördüm, diğerlerine bakamadım ve oradan ayrıldım. Amacım eve gidip intihar etmekti, Eve gittiğim sırada yol üstünde jandarma tarafından yakalandım.” Müşteki Arzu Onat ise miras konusu konuşulurken sanığın silah çıkardığını, ‘Benim hayatımı mahvettiniz, beni niye mahvettiniz’ diyerek ateş etmeye başladığını söyledi. Müşteki Onat, “Kardeşim Haluk önüme atıldı. Sanık seri biçimde bizi tarıyordu. Hatta ben otomatik bir silah olduğunu düşündüm. Sanığa olay öncesinde kimse küfretmedi. Kardeşim benim önüme atlamasaydı ben de ölürdüm. Sanık bilinçli olarak hareket etmiştir.” dedi. Müşteki Onat sanıktan şikayetçi olduğunu vurguladı. Sanık avukatı da, olayın cinnet anında meydana geldiğini ifade ederek, Belginer’in cezai ehliyetine ilişkin rapor düzenlenmesini istedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ahmet Salih Belginer’in akıl hastası olup olmadığına dair cezai ehliyetini etkileyen bir rapor hazırlanmasına ilişkin 3 hafta süreyle gözlem altına alınmasına karar verdi. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.