EVRİN GÜVENDİK / Ankara – Komisyon ziyaretleri kapsamında, birey ve ailelerin bütçe idaresi, borç ödeme, tasarruf, birikim, yatırım ve refah seviyesi açısından kıymetli olan finansal okuryazarlıkla ilgili çalışmalarda bulunan kurum ve kuruluşlar ile sivil toplum örgütlerinden bilgi alacak.
‘Türkiye’de düşük’
Komisyonda sunum yapan Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Finansal Stratejiler ve Analiz Dairesi Başkanı Ozan Çağrı Gazitürk, Türkiye’de finansal okuryazarlığın düşük olduğunu, bu alanda “Benim Param Değerli” projesi yürüttüklerini belirtti. Gazitürk, “Finansal okuryazarlığa dünya genelinde baktığımızda, gelişmiş ülkelerde görece yüksek, gelişmekte olanlarda görece düşük, orta yaş skalasında daha uygun, üst çıkıldığı yahut aşağı inildiğinde biraz daha zayıflıyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin gençleri ortasındaki mukayeseye bakıldığında da gelişmiş ülkelerde bir oldukça finansal okuryazarlığın gelişmekte olanlara nazaran daha yeterli düzeyde olduğu gözleniyor” dedi.
‘Korku yaratıyor’
Finansal Okuryazarlık ve Erişim Derneği (FODER) Başkanı Zekeriya Öztürk de, “Finansal okuryazarlık konsepti kavram olarak yeni ve aslında biraz kaygı yaratıyor. Güya çok üst seviye bir şeymiş üzere algılanıyor lakin değil, ‘Bu parayı harcayayım mı, harcamayayım mı? Bu, benim gereksinimim mı yoksa isteğim mi?’ sorgulamalarıyla başlıyor. Biz kredi kartını yanlışsız kullanmayana finansal okuryazar diyemiyoruz” sözünü kullandı.