Sarı-kırmızılı kulübün esfane başkanlarından Faruk Süren, Tuba Kalçık’ın sorularını yanıtladı. Galatasaray yönetiminden hakemlere kadar birçok konuda konuşan Süren, Fatih Terim’le de ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte o röportaj; Damadınız Burak Elmas başkanlık görevini sürdürüyor. Burak Bey karar alırken size danışıyor mu? – Ben katiyen yöneticiliğine müdahil olmam. Burak Başkan çok önemli bir görevde, bunun bilinciyle davranıyorum. Ben aslında başkanlığa aday olmasını istemiyordum. Bunu ona da söyledim ama tersini yaptı. Tercihim biraz daha kulüp yönetiminde yer alıp sonra başkan olmasıydı. Çok fazla aday vardı ama Burak Başkan kazanmak için emek harcadı.
Son günlerde kulüpte yönetime dair çok tartışma var… – Yönetimde şimdilik bir ayrılık rüzgarı görmüyorum ama eğer bir problem varsa bu Galatasaraylılık anlayışı içinde çözülmeli. Gergin ortamda problemler çözüm bulmaz. İstifa edenler olabilir, yönetime seçilmiş kişiler başkanla aynı yerde durmuyorsa ayrılabilir. Bu normaldir. Erken seçim olacağını da düşünmüyorum. Daha geleli 6 ay oldu.
Burak Elmas hakemler ve TFF’ye yönelik sert eleştirilerde bulunmuştu… Siz ne düşünüyorsunuz? – Hakemlerle ilgili ben de kaygı taşıyorum. Aslında hakemlerimiz çok iyi. Cüneyt Çakır başta olmak üzere birçoğu yurtdışında görev alıyor, oradaki maçları da çok iyi yönetiyor. Ancak Türkiye’ye gelince aynı performansı gösteremiyorlar ne yazık ki. Bugün birçok kulüp şikayetçi hakemlerin yönetiminden. Galatasaray maçlarına verilen VAR hakemlerinin tesadüf olmadığını düşünüyorum, bu konuda benzer endişeler taşıyorum. VAR sisteminin Türkiye’deki uygulanışında sorun var. Bizdeki maçlarda karar verme süreci 6 dakika sürerken, Avrupa’da 30 saniyede VAR’dan karar çıkıyor. Türkiye’deki maçlarda verilen kararlarda standart yok. Aynı hareketi bir takım yaptığında faul veriyor, diğer takım yaptığında vermiyor. Diğer konuya gelecek olursak, Burak Başkan TFF’yi beğenmediğini söyledi ama bence bu konuya daha temkinli yaklaşmak gerekiyor. TFF görevini sürdürüyor ve bu kuruma eleştirilerin olsa da uyumlu çalışılması gerekiyor. TFF’yi istifaya davet etti ama… – Bunu biraz abartılı buluyorum. Bence istifaya davet ederek bir tavır ortaya koydu. Yoksa o da biliyor istifa etmeyeceğini. Bizde oynayan Herry Kewell’in ‘Türkiye’de futbol Galatasaray’a karşı oynanan bir oyundur’ sözü var. Çok doğru saptama. Galatasaray’ın işi kolay değil, çok hedefteyiz. TFF Başkanı Nihat Özdemir’in konuya dair açıklamasını nasıl buldunuz? – Nihat Bey’i severim, beyefendi, başarılı bir iş insanıdır. Açıklamasında ‘Biz Türk futbolunun sorunları ile uğraşırken, böyle konularla ilişkilendirilmeyelim. Varsa elinizde belge paylaşın’ diyor. Açıklamasını sert bulmadım. Burak Başkan daha sert konuşmuştu. Uzun yıllar birlikte çalıştığınız Fatih Terim’le ilgili neler söylemek istersiniz? – Türkiye’nin en başarılı teknik direktörü. Çok severim Terim’i. Onunla şahsiyet kavgasına girmemek gerekiyor. Kişiliği ortada bir insan; ya kabul edersin çalışırsın, ya da çalışmazsın. Kimse mükemmel değildir. Onun iyi tarafları görülmeli, Galatasaray’a pozitif katkısına bakılmalı. Bazen sahada kendini kontrol etmekte zorlanıyor. Bu kadar başarılı ve tecrübeli bir teknik adamın hakem ne yaparsa yapsın sahada kendini kontrol etmesi gerekiyor. Ne yaparsa yapılsın, hakemlere kart göstertecek şekilde hareket etmemeli. Ama o kadar heyecanlı ki, onu da anlıyorum. Şimdi 60 küsur yaşında ama kendini hâlâ 25 yaşında sanıyor ve o heyecanla davranıyor.
Terim’in aldığı cezalar da çok tartışılıyor. Siz Terim’e bu konuda haksızlık yapıldığını düşünüyor musunuz? – TFF’nin kuralları var, bunlar belli. Buna göre ceza vermişlerdir. Kurul tercih hakkını üst sınırdan vermiştir o ayrı ama kurallar çerçevesinde cezalar veriliyor. Galatasaray bu kurulla diyalog içinde olmalı. Kavga edersen olmaz. Sizin başkanlık döneminizde Galatasaray çok büyük başarılara imza attı. Şimdi neden aynı başarıyı sağlayamıyor takım? Eksik olan ne sizce? – Takım ruhu yok. Galatasaray’da bizim dönemimizde takım ruhu vardı, şimdi bu eksik. Takım ruhu yönetimde başlar ve bu aşağıya doğru da iner. Burak Başkan geleli daha 6 ay oldu, daha çok yeni. Takım ruhunu Galatasaray’a yerleştirmesi gerekiyor. Bizim dönemimizde mali olarak da çok daha zor bir süreçten geçiyorduk, şimdiki paralar yoktu o dönemde. Ama bize bu başarıyı kazandıran takım ruhu oldu. Dört sene çok çalıştık UEFA kupasını almak için. UEFA kupası hedefini koyduğumuzda ‘Başkan hayal görüyor’ demişlerdi. Ama inanmak gerçekten çok önemli. Ve bu hedef etrafında birleşerek takım ruhunu taşımak gerekiyor, biz bunu başardık. Bu arada eskiden böyle modern statlar da yoktu. Cumhurbaşkanı bu açıdan önemli adımlar attı ama kulüpler sahalarına özen göstermiyor. Sahalarımızın durumu kötü, kulüpler bakım için para vermek istemiyor. Stadı veriyor ama sahayı da devlet yapacak değil. Kısacası burada kulüplere sorumluluk düşüyor. Burak Elmas’ın başkanlık performansını nasıl buluyorsunuz? – Temsilde çok iyi buluyorum, kulübü güzel temsil ediyor. Prensipte yönetim tarzını ve aldığı kararları beğeniyorum. Ancak bazı ilişkilerinde aşırı tepki gösteriyor. Bunun da düzeleceğini düşünüyorum. Galatasaray başkanlığı zor bir görev. Sürekli gündemde oluyorsun, yaptığınız her şey tartışılıyor. Bu görevi sürdürürken bunları da yönetmek gerekiyor.
Son günlerde kulüpte yönetime dair çok tartışma var… – Yönetimde şimdilik bir ayrılık rüzgarı görmüyorum ama eğer bir problem varsa bu Galatasaraylılık anlayışı içinde çözülmeli. Gergin ortamda problemler çözüm bulmaz. İstifa edenler olabilir, yönetime seçilmiş kişiler başkanla aynı yerde durmuyorsa ayrılabilir. Bu normaldir. Erken seçim olacağını da düşünmüyorum. Daha geleli 6 ay oldu.
Burak Elmas hakemler ve TFF’ye yönelik sert eleştirilerde bulunmuştu… Siz ne düşünüyorsunuz? – Hakemlerle ilgili ben de kaygı taşıyorum. Aslında hakemlerimiz çok iyi. Cüneyt Çakır başta olmak üzere birçoğu yurtdışında görev alıyor, oradaki maçları da çok iyi yönetiyor. Ancak Türkiye’ye gelince aynı performansı gösteremiyorlar ne yazık ki. Bugün birçok kulüp şikayetçi hakemlerin yönetiminden. Galatasaray maçlarına verilen VAR hakemlerinin tesadüf olmadığını düşünüyorum, bu konuda benzer endişeler taşıyorum. VAR sisteminin Türkiye’deki uygulanışında sorun var. Bizdeki maçlarda karar verme süreci 6 dakika sürerken, Avrupa’da 30 saniyede VAR’dan karar çıkıyor. Türkiye’deki maçlarda verilen kararlarda standart yok. Aynı hareketi bir takım yaptığında faul veriyor, diğer takım yaptığında vermiyor. Diğer konuya gelecek olursak, Burak Başkan TFF’yi beğenmediğini söyledi ama bence bu konuya daha temkinli yaklaşmak gerekiyor. TFF görevini sürdürüyor ve bu kuruma eleştirilerin olsa da uyumlu çalışılması gerekiyor. TFF’yi istifaya davet etti ama… – Bunu biraz abartılı buluyorum. Bence istifaya davet ederek bir tavır ortaya koydu. Yoksa o da biliyor istifa etmeyeceğini. Bizde oynayan Herry Kewell’in ‘Türkiye’de futbol Galatasaray’a karşı oynanan bir oyundur’ sözü var. Çok doğru saptama. Galatasaray’ın işi kolay değil, çok hedefteyiz. TFF Başkanı Nihat Özdemir’in konuya dair açıklamasını nasıl buldunuz? – Nihat Bey’i severim, beyefendi, başarılı bir iş insanıdır. Açıklamasında ‘Biz Türk futbolunun sorunları ile uğraşırken, böyle konularla ilişkilendirilmeyelim. Varsa elinizde belge paylaşın’ diyor. Açıklamasını sert bulmadım. Burak Başkan daha sert konuşmuştu. Uzun yıllar birlikte çalıştığınız Fatih Terim’le ilgili neler söylemek istersiniz? – Türkiye’nin en başarılı teknik direktörü. Çok severim Terim’i. Onunla şahsiyet kavgasına girmemek gerekiyor. Kişiliği ortada bir insan; ya kabul edersin çalışırsın, ya da çalışmazsın. Kimse mükemmel değildir. Onun iyi tarafları görülmeli, Galatasaray’a pozitif katkısına bakılmalı. Bazen sahada kendini kontrol etmekte zorlanıyor. Bu kadar başarılı ve tecrübeli bir teknik adamın hakem ne yaparsa yapsın sahada kendini kontrol etmesi gerekiyor. Ne yaparsa yapılsın, hakemlere kart göstertecek şekilde hareket etmemeli. Ama o kadar heyecanlı ki, onu da anlıyorum. Şimdi 60 küsur yaşında ama kendini hâlâ 25 yaşında sanıyor ve o heyecanla davranıyor.
Terim’in aldığı cezalar da çok tartışılıyor. Siz Terim’e bu konuda haksızlık yapıldığını düşünüyor musunuz? – TFF’nin kuralları var, bunlar belli. Buna göre ceza vermişlerdir. Kurul tercih hakkını üst sınırdan vermiştir o ayrı ama kurallar çerçevesinde cezalar veriliyor. Galatasaray bu kurulla diyalog içinde olmalı. Kavga edersen olmaz. Sizin başkanlık döneminizde Galatasaray çok büyük başarılara imza attı. Şimdi neden aynı başarıyı sağlayamıyor takım? Eksik olan ne sizce? – Takım ruhu yok. Galatasaray’da bizim dönemimizde takım ruhu vardı, şimdi bu eksik. Takım ruhu yönetimde başlar ve bu aşağıya doğru da iner. Burak Başkan geleli daha 6 ay oldu, daha çok yeni. Takım ruhunu Galatasaray’a yerleştirmesi gerekiyor. Bizim dönemimizde mali olarak da çok daha zor bir süreçten geçiyorduk, şimdiki paralar yoktu o dönemde. Ama bize bu başarıyı kazandıran takım ruhu oldu. Dört sene çok çalıştık UEFA kupasını almak için. UEFA kupası hedefini koyduğumuzda ‘Başkan hayal görüyor’ demişlerdi. Ama inanmak gerçekten çok önemli. Ve bu hedef etrafında birleşerek takım ruhunu taşımak gerekiyor, biz bunu başardık. Bu arada eskiden böyle modern statlar da yoktu. Cumhurbaşkanı bu açıdan önemli adımlar attı ama kulüpler sahalarına özen göstermiyor. Sahalarımızın durumu kötü, kulüpler bakım için para vermek istemiyor. Stadı veriyor ama sahayı da devlet yapacak değil. Kısacası burada kulüplere sorumluluk düşüyor. Burak Elmas’ın başkanlık performansını nasıl buluyorsunuz? – Temsilde çok iyi buluyorum, kulübü güzel temsil ediyor. Prensipte yönetim tarzını ve aldığı kararları beğeniyorum. Ancak bazı ilişkilerinde aşırı tepki gösteriyor. Bunun da düzeleceğini düşünüyorum. Galatasaray başkanlığı zor bir görev. Sürekli gündemde oluyorsun, yaptığınız her şey tartışılıyor. Bu görevi sürdürürken bunları da yönetmek gerekiyor.