Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Şurası, kurban kesmekle mükellef olanların kurbanlık hayvanı nakit alabileceği üzere kredi kartıyla tek çekim yahut vadeli olarak da alabileceğini açıkladı.
Din İşleri Yüksek Heyetinden AA muhabirine yapılan açıklamada, maddi imkanı olanların ilahi rızayı kazanmak gayesiyle kurban olarak koyun, keçi, sığır, manda ve deve kesebileceği belirtildi.
Koyun ve keçinin yalnızca bir kişi ismine, deve, sığır ve mandanın ise bir bireyden 7 bireye kadar ortak kurban edilebileceği bildirildi. Açıklamada, “Ortakların tamamının niyetinin ibadet olması gerekir. Kurbanlıklar, kesinlikle kurban kesim günleri içerisinde kesilmelidir. Kesim gerçekleştirilirken hem kurbanlık hayvanın hem de kesiti gerçekleştirenlerin ziyan görmemesi için gerekli önlemlerin alınması ve etraf paklığı üzere konulara azami derecede dikkat edilmesi gerekir.” bilgisi verildi.
Bir kurban payının sırf bir kişi için olduğu hatırlatılan açıklamada, “Küçükbaş bir hayvana birden fazla kişinin ortak olması ya da büyükbaş bir kurbanlığa 7’den fazla kişinin hissedar olması caiz değildir.” sözü kullanıldı.
Büyükbaş bir kurbanlığın hissedar sayısının kesinlikle 3, 5, 7 üzere tekli sayılarda olması gerektiği anlayışının hakikat olmadığı, bir büyükbaş hayvana 7 kişinin ortak olabildiği üzere 6 kişinin de ortak olabileceği kaydedildi.
“Kurban bedelin kredi kartıyla ödenmesi kurbanın sıhhatine pürüz teşkil etmez”
Ortakların her birinin niyetinin Allah isteği için kurban kesmek olmasının kurbanın geçerli olması için kâfi olduğu vurgulanan açıklamada, şu bilgiler paylaşıldı:
“Kurban kesmekle mükellef olan şahıs, kurbanlık hayvanı nakit olarak alabileceği üzere kredi kartıyla tek çekim yahut vadeli olarak da alabilir. Kurban bedelinin kredi kartıyla ödenmesi kurbanın sıhhatine mani teşkil etmez. Lakin kredi kartı borcunu, ödeme tarihinde ödemek ve gecikmeden kaynaklanan faizli sürece düşmemek gerekir. Kredi kartıyla vadeli olarak kurban alırken, vadeyi bankanın uygulaması halinde ek bir fiyat ödenirse kesilen kurban geçerli olmakla birlikte faizli süreç sebebiyle farklı bir günah kelam konusu olacağı için bundan sakınmak gerekir.” (AA)