Bursa’da yaşayan bir anne, 10 yıl önce eşi M.S. (43) ile önce boşanıp kızı Z.S.’nin (20) velayetini aldı ve ikinci evliliğini yaparak Gaziantep’e taşındı. Bu süreçte M.S. de ikinci evliliğini yaparken, kızları Z.S. iki yıl önce ulaştığı babasıyla yaşamaya karar verip 2020 yılının mart ayında Bursa’ya geri geldi. İddiaya göre M.S., ikinci eşi evde olmadığı sırada içki içirdiği kızına, cinsel istismarda bulundu. Yaşananları kimseye anlatamayan Z.S., olaydan bir ay sonra Çarşı Polis Merkezi’ne giderek şikayetçi olup, babasıyla yaptığı telefon görüşmesi kaydı ve mesajlaşmaları delil olarak sundu. Şikayetin ardından gözaltına alınan M.S., tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. M.S. hakkında ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan Bursa 12’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Yargılama aşamasında ifade veren Z.S., “Babam bana içki içirdi. Sonra da zorla cinsel ilişkide bulundu. Önce, baba şefkatiyle bana sarılıp sevdiğini düşündüm. Sonrasında kötü niyetli olduğunu anladım. Olayı kimseye anlatamadım. Sonra aramızda geçen konuşmaları ve yazışmaları kaydettim. Polise şikayette bulundum. Ben, bir kez uyuşturucu kullandım. Daha sonra hiç almadım. Babamdan şikayetçiyim.” dedi. Bugün ise dava ile ilgili yargılamaya devam edildi. Duruşmada kendisine yöneltilen suçu kabul etmeyip, kızını yalancılıkla suçlayan M.S., “Eski eşimin yanında kalan kızımı 2020 yılında ben ulaşıp buldum. Evime getirdim. Kendisi, uyuşturucu madde kullanıyordu. Psikiyatrik tedavi görüyordu. İntihara teşebbüs ettiği zamanlar da oldu. Benimle kaldığı dönemde odasında sabaha kadar telefon görüşmesi yapıyordu. Babası olarak zaman zaman odasına girip kendisine nasihatlarda bulundum. Cinsel istismarda bulunmadım. Annesiyle aramızda olan husumetten dolayı bana böyle bir iftira atılıyor. Yanımda 5 ay kaldıktan sonra polise gidip şikayetçi oldu.” dedi. Mahkeme heyeti, genç kızın babasıyla yaptığı telefon görüşme kayıtları ve mesajlaşmalarının yer aldığı bilirkişi raporunu inceledi. Raporu dikkate alan mahkeme heyeti, M.S.’yi ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Cezada iyi hal indirimi uygulamayan mahkeme, sanığın tutuklanmasına karar verdi. Duruşmanın ardından adliye polisi tarafından gözaltına alınan M.S., cezaevine götürüldü. Bu arada Z.S. geçen yıl şubat ayında, psikolojik destek almak için gittiği yaşam koçu ve aile terapi merkezinde uzman olan O.D.’nin (51) cinsel saldırısına uğradığı iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturması sonrası tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan O.D. hakkında ağır ceza mahkemesinde, ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçundan 18 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. O.D.’nin yargılanmasına şubat ayında başlanacak.