Antalya’da 22 Mayıs günü yaşanan olayda, Hemşire Safiye Nur Gürbüz, oto galerici erkek arkadaşı Aytaç Süleyman Daşbacak’ın evine gitti. Çift arasında başlayan tartışma alevlenerek pencere önünde devam ederken, Safiye Nur Gürbüz, park halindeki Daşbacak’a ait otomobilin üzerine düştü. Cam tavanın kırılmasıyla otomobilin içerisine düşen genç kadını gören mahalleli, sağlık ekiplerine ihbarda bulundu. Ekipler, sol eli ve sol bacağı kırılan Gürbüz’ü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne, kavga sırasında aldığı darbelerle yaralanan erkek arkadaşı Daşbacak’ı ise Atatürk Devlet Hastanesi’ne götürdü. Safiye Nur Gürbüz, ifadesinde, kendisini erkek arkadaşının pencereden attığını öne sürerek, “Aramızda tartışma çıktı. Bu yüzden beni pencereden attı.” dedi. Tutuklanan Aytaç Süleyman Daşbacak hakkında ‘kasten yaralama’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından iddianame hazırlanıp, dava açıldı. Antalya 30’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada şikayetçi avukatı, eldeki deliller ışığında sanığın ‘öldürmeye teşebbüs’ suçundan yargılanması gerektiğini belirterek, dosyanın ağır ceza mahkemesine gönderilmesini istedi. Tutuklu sanık Aytaç Süleyman Daşbacak, Antalya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkarıldı. Sanık, suçlamaları reddederek, Gürbüz’ün kendisine tuzak kurduğunu ileri sürdü. İddiayı reddeden Daşbacak, “Safiye nargile demiri ile beni başımdan yaraladı. 185 gündür tutukluyum. Tahliyemi talep ediyorum.” ifadelerini kullandı. Sanığın kendisini sürekli tehdit edip şiddet kullandığını da kaydeden Gürbüz, “Yaşamam ve hayatta kalmam mucize. Aytaç bana kafa atıp, burnumu kırdı, kemerle dövdü. Pencereden attıktan sonra beni eve çıkarmak isterken elimle demirleri tutunca birlikte düştük. O başını yere vurdu.” şeklinde konuştu. Tanık ifadelerinin ardından mahkeme heyeti, sanık Aytaç Süleyman Daşbacak’ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.