Kayseri’de yaşayan Şükrü Efe, boşanmış olduğu Nuran Koçer (40) ile konuşmak üzere evine gitti. Burada yaşanan tartışma sonucunda Efe, 3 çocuğunun annesi Nuran Koçer’i silah ile vurarak öldürdü. Cinayetin ardından kaçan Efe, polis ekiplerince 200 metre uzaklıkta yakalandı. Adliyeye gönderilen sanık, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Şükrü Efe hakkında, düzenlenen iddianeme sonucunda ‘eşi kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı. Kayseri 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 3’üncü duruşmasında; sanık Şükrü Efe ile şikayetçi kızlarından E.E. (15), R.E. ve Y.E. (7) ile Nuran Koçer’in babası Sait Koçer hazır bulundu. Duruşmada sanık Şükrü Efe’nin eski eşi ile ilişkisi olduğunu öne sürdüğü Z.E., tanık olarak dinlendi.
Nuran Koçer ile ilişkisi olmadığını söyleyen Z.E., “Nuran’ın evine 1 kez eşim ile birlikte tamir yapmaya gitmiştim. Öldürme olayını görmedim. Nuran ile aynı iş yeri güzergahında oturduğumuz için 5 defa da aracım ile iş yerine götürdüm. Köpeklerden korktuğunu söylediği için onu aracımla bıraktım.” dedi. Şükrü Efe de “Nuran’ı aradım, engellemiş. Kızımı aradım, telefona bakmadı. Zile bastım, kapıyı açan olmadı. Soğuk olduğu için binanın içine girdim. Silahımı, eşimi öldürmek için taşımadım. Aile içi bir düşmanlık olduğu için silah taşıyordum. Asansöre binerken, Nuran beni gördü ve titredi. ‘Amacın ne? Ne yapmaya çalışıyorsun?’ dedim. ‘Defol git, biz Z.E. ile yuva kuracağız. Mutluyuz. Çocuklarımın babası Z.E. olacak’ dedi. Bu sözü duyunca ne yapacağımı bilemedim. Keşke böyle olmasaydı. Keşke onun yerine ben ölseydim. Eğer o sözü söylemese ‘Allah belanı versin’ diyerek oradan ayrılacaktım. Vallahi öldürmek istemedim.” ifadelerini kullandı. Sanık savunma yaparken, Nuran Koçer’in şikayetçi babası Sait Koçer de uzun süre “Konuşturmayın bunu.” diye bağırdı. Uyarıları da dikkate almayan Koçer, mahkeme başkanının talimatı ile salondan çıkarıldı. Sait Koçer, mahkeme salonundan çıkarıldığı sırada da bağırmaya devam edince adliye dışına çıkarılmasına karar verildi.
Konuşmasına devam eden Şükrü Efe, “Eşim ve kızlarımı bana karşı dolduran insanlar vardı. Eşimin oturduğu binada Ö. isimli kadın başta olmak üzere pek çok kişi eşimi bana karşı dolduruyordu. Nuran’ın aklını çeliyorlardı. Eşim ne istediyse hepsini yaptım. Babası ile umreye gönderdim. Bugün kızımın doğum günü ama yanında annesi de babası da yok. Kızım, doğum gününü böyle geçirecekse benim yaşamamın ne anlamı var? Ben, vicdansız bir adam değilim. Nuran için ne mücadeleler verdim. Herkes biliyor. Keşke olaylar böyle bitmeseydi.” dedi. Mahkeme heyeti, verdiği ara kararla Şükrü Efe’nin tutukluluk halinin devamına hükmederek, sanık avukatının esasa ilişkin savunma yapmak için süre istemesi üzerine duruşmayı erteledi. Mahkeme sonrası sanığın kızı R.E., “Allah belanı versin, iftiracı, yalancı.” diyerek babasına tepki gösterdi.
Nuran Koçer ile ilişkisi olmadığını söyleyen Z.E., “Nuran’ın evine 1 kez eşim ile birlikte tamir yapmaya gitmiştim. Öldürme olayını görmedim. Nuran ile aynı iş yeri güzergahında oturduğumuz için 5 defa da aracım ile iş yerine götürdüm. Köpeklerden korktuğunu söylediği için onu aracımla bıraktım.” dedi. Şükrü Efe de “Nuran’ı aradım, engellemiş. Kızımı aradım, telefona bakmadı. Zile bastım, kapıyı açan olmadı. Soğuk olduğu için binanın içine girdim. Silahımı, eşimi öldürmek için taşımadım. Aile içi bir düşmanlık olduğu için silah taşıyordum. Asansöre binerken, Nuran beni gördü ve titredi. ‘Amacın ne? Ne yapmaya çalışıyorsun?’ dedim. ‘Defol git, biz Z.E. ile yuva kuracağız. Mutluyuz. Çocuklarımın babası Z.E. olacak’ dedi. Bu sözü duyunca ne yapacağımı bilemedim. Keşke böyle olmasaydı. Keşke onun yerine ben ölseydim. Eğer o sözü söylemese ‘Allah belanı versin’ diyerek oradan ayrılacaktım. Vallahi öldürmek istemedim.” ifadelerini kullandı. Sanık savunma yaparken, Nuran Koçer’in şikayetçi babası Sait Koçer de uzun süre “Konuşturmayın bunu.” diye bağırdı. Uyarıları da dikkate almayan Koçer, mahkeme başkanının talimatı ile salondan çıkarıldı. Sait Koçer, mahkeme salonundan çıkarıldığı sırada da bağırmaya devam edince adliye dışına çıkarılmasına karar verildi.
Konuşmasına devam eden Şükrü Efe, “Eşim ve kızlarımı bana karşı dolduran insanlar vardı. Eşimin oturduğu binada Ö. isimli kadın başta olmak üzere pek çok kişi eşimi bana karşı dolduruyordu. Nuran’ın aklını çeliyorlardı. Eşim ne istediyse hepsini yaptım. Babası ile umreye gönderdim. Bugün kızımın doğum günü ama yanında annesi de babası da yok. Kızım, doğum gününü böyle geçirecekse benim yaşamamın ne anlamı var? Ben, vicdansız bir adam değilim. Nuran için ne mücadeleler verdim. Herkes biliyor. Keşke olaylar böyle bitmeseydi.” dedi. Mahkeme heyeti, verdiği ara kararla Şükrü Efe’nin tutukluluk halinin devamına hükmederek, sanık avukatının esasa ilişkin savunma yapmak için süre istemesi üzerine duruşmayı erteledi. Mahkeme sonrası sanığın kızı R.E., “Allah belanı versin, iftiracı, yalancı.” diyerek babasına tepki gösterdi.