Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle; İlk mezunlarını tebrik ediyorum. Üniversitemiz gençlerimiz tarafından en çok tercih edilen yükseköğretim kurumlarımızdan biridir. Dünyadaki tüm büyük kalkınma devrimlerinin gerisinde güçlü bir fikri temel vardır. Karşımızdaki tablo insanlığın geleceğine yön verecek yeni bir değişimin eşiğinde bulunduğumuza işaret ediyor. Önümüzdeki kritik süreci tarihi bir avantaja dönüştürmek mecburiyetindeyiz. Biz dünyanın en eski eğitim kurumlarına ev sahipliği yapan bir coğrafyada yaşıyoruz. Bugün yeniden ortaya koyacağı maddi ve manevi eserlerle insanlığa yön verecek bir dönüşüm öncülüğüne talibiz. Eskilerin münevver dediği bugün entelektüel aydın diye isimlendiren insanlara ihtiyacımız var. Eğitim – öğretim programlarımızı buna göre yenileyerek ideal olanı hedefleyip mümkün olana ulaşmamız gerekiyor. Yetiştireceğimiz kaliteli insan gücüyle insanlığın bugünkü sorunlarını çözecek ve geleceğini inşa edecek medeniyet inkişafını inşallah gerçekleştireceğiz.
Sayılarını 76’dan 208’e çıkardığımız ve 81 ile yaydığımız üniversitelerimizle mevcudunu 1,6 milyondan 8,3 milyona çıkardığımız öğrencilerimizle yükseköğretim sistemimizi bunun için geliştirdik. Artık üniversitelerimiz sayıları 15 binden 260 bine çıkan uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapıyor. 2 yıl önce ifade ettiğim gibi bu altyapı üzerinde ilimle, fikirle donanmış nesiller yetiştirmek öğretmenlerimizin vazifesidir. Ülkemizi yeniden dünyanın en gözde merkezi haline getirmemizin önünde hiçbir engel göremiyorum.
“ZAFERLE NETİCELENDİRECEĞİZ”
Küresel yönetim ve ekonomi sisteminin yeni baştan oluştuğu bu kritik dönemde Türkiye olarak kendimize çok büyük hedefler belirledik. Hedeflerimize doğru adım adım yürüyoruz. Rusya – Ukrayna savaşıyla bölgesel krizler karşısındaki dayanıklılığımızı gördük. Kur, faiz, enflasyon şeytan üçgeninde sıkıştırıldığımız ekonomik istikrar mücadelemizi de inşallah zaferle neticelendireceğiz. Ülkemizi bu günlere ayağına taş değdirmeden getirdik. Güney sınırlarımızı terörden temizleme konusunda kararlıyız.
Tahıl anlaşmasında olduğu gibi anahtar ülke konumundayız. Sorun yaşadığımız ülkelerle ilişkilerimizi hal yoluna koyduk. Bütün mesela dost kazanmak. Biz bunu hamdolsun şu ana kadar başardık.
SAVUNMA SANAYİ MESAJI
Göreve geldiğimizde 20 yıl önceyi söylüyorum, bizim savunma sanayinde sadece bize ait olan yüzde 20’ydi. Şu anda savunma sanayide ürettiğimiz yüzde 80’e ulaştı. Ve bütün bunlarla beraber artık savunma sanayide kendi ürünlerimiz ortada. Türkiye’ye göz kırparken dikkatli olun demeyi getiriyor. Yüksek fiyat artışlarına karşı vatandaşlarımızın gelirini artırmakla kararlıyız.